Wait for it: İnsanların hayatlarında çoğunlukla beklemede kalıp doğru zamanı bulduklarında aksiyon alma stratejisini benimsedikleri bir yaklaşım. İnsanlar, olayların gelişmesini izleyerek, doğru an geldiğinde harekete geçmeyi tercih ederler.

The room where it happens: İnsanların hayatlarındaki olaylarda olabildiğince karar alma süreçlerine dahil olmaya çalıştıkları bir yaklaşım. Bu düşünce biçimi, proaktif olmayı ve olayların gelişiminde aktif rol almayı savunur. İnsanlar, kendi kaderlerini ellerinde tutarak, karar verme aşamalarında yer almak isterler.

Lustrasyon, genellikle yargı süreci olmaksızın, eski rejimlerle ve onların siyasi partileriyle ilişkilendirilen her düzeydeki kamu görevlilerinin sistematik biçimde görevden alınması ve siyasetten dışlanması politikasıdır. Bu uygulama, çoğunlukla yeni ve daha demokratik yönetimler tarafından yürütülür. (Ör: Sovyetler Birliği’nin çöküşünden sonra Orta ve Doğu Avrupa’daki komünist partilerle ilişkili yetkililere yönelik olarak uygulanan politikalar)

Geleneksel organizasyonel yapılanmada işler, sabit hiyerarşik yapılar ve belirli görev tanımları etrafında şekillenir. Kararlar genellikle üst yönetim tarafından alınır ve astlara yukarıdan aşağıya iletilir. Çalışanlar, uzmanlaştıkları rollerde uzun süre görev yapar ve iş süreçleri standartlaştırılmıştır. 

Buna karşın, çevik yapılanma daha esnek ve yatay bir organizasyon modelidir. Hiyerarşi minimumda tutulur; görev tanımları net sınırlarla çizilmemiştir. İşler, proje bazlı ve geçici ekiplerle yürütülür. Bu ekipler, belirli hedeflere ulaşmak için kendi yöntemlerini ve iş süreçlerini kendileri belirler.

Drake için başarı ticari hakimiyete, liste başı hitlere, uluslararası üne ve kitlesel pazar işbirliklerine dayanıyor ve bir süperstar arketipini temsil ediyor. “Push Ups,” adlı diss parçasında Drake, “sen üç büyük değilsin, SZA seni sildi süpürdü, Travis seni sildi süpürdü, Savage seni sildi süpürdü” derken kar ve popülerlik üzerinden Lamar ile dissleşiyor. Drake için başarı kâr ve popülerlik gibi materyalist ölçütlere dayanıyor. 

Kendrick Lamar için başarı etik sorumluluk, kültürel özgünlük ve toplumsal katılıma dayanıyor. Şarkı sözleri sıklıkla sistemik adaletsizlik, kişisel gelişim ve şöhretin psikolojik bedelini ele alıyor. “Euphoria” adlı diss yanıtında Kendrick ”Ona ahlakı, dürüstlüğü, disiplini öğretiyorum, dinle dostum, bu konuda hiçbir şey bilmiyorsun.” derken etik kaygılar ve ahlaki duruşlar üzerinden Drake ile dissleşiyor. Kendrick kendini Drake'in materyalizmine karşı ahlaki bir denge unsuru olarak konumlandırıyor.

Liberal Piyasa Ekonomileri, ekonomik koordinasyonu rekabetçi piyasalar ve resmi sözleşmelerle sağlar. Firmalar kısa vadeli sermaye ve fiyat mekanizmalarına dayanır; bu da esneklik, deregülasyon ve hissedar değerine odaklılığa sebebiyet verir. Sendikalar gibi düzenleyicilerin etkisi zayıftır.

Koordine Piyasa Ekonomileri ise firmaların devlet, sendikalar ve işveren örgütleriyle stratejik iş birliği içinde hareket ettiği sistemlerdir. Güçlü toplu pazarlık ve banka temelli uzun vadeli finansman ile kademeli yenilik ve kurumsal istikrar desteklenir.

Taylor Swift’in Red şarkısında aşk; tutkulu, keskin, yoğun, tüm duyguların hat safhada yaşandığı bir şey olarak tanımlanır. Bu tutkunun yanı sıra bu şarkıdaki anlayış, aşkın uçlarda yaşandığını, ya çok iyi ya da çok kötü olduğunu iddia eder. Daylight şarkısındaysa aşk dingin, güvenli, hem iyilik hem de kötülüğü içinde barındırabilen, kaybedilmemesi gereken bir şey olarak tanımlanır.